[Kayıt ol]   [Şifremi unuttum!
Kullanıcı adım:   Parolam:  
 
Yazar Mesaj   #23935  30-09-2011 13:14 GMT+2 saat  

moonlight


Admin


Tecrübe Puanı.: 96%
Ruh Hali: Neþeli
Mesaj 4213
Şehir: istanbul
Ülke:
Meslek: gecelerin adamı :))
Yaş: 36
Facebook'ta Paylaş
Geldi ana göğsünü, aldı emdi sütünü,

İstemedi bir daha, içmek kendi sütünü.

Pişmemiş etler ister, aş yemek ister oldu,

Etraftan şarap ister, eğlenmek ister oldu.

Ansızın dile geldi, şiirler düzer oldu,

Aradan kırk gün geçti, oynaşır, gezer oldu.

Geldi ana göğsünü, aldı emdi sütünü,

İstemedi bir daha, içmek kendi sütünü.

Pişmemiş etler ister, aş yemek ister oldu,

Etraftan şarap ister, eğlenmek ister oldu.

Ansızın dile geldi, şiirler düzer oldu,

Aradan kırk gün geçti, oynaşır, gezer oldu.

Öküz ayağı gibi, idi sanki ayağı,

Kurdun bileği gibi, idi sanki bileği.

Benzer idi omuzu, ala samurunkine,

Göğsü de yakın idi, koca ayınınkine!


Bir insan idi fakat, tüyleri dolu idi,

Vücudu kıllı idi, çok uzun boylu idi.

Güder at sürüleri, tutar, atlara biner,

Daha bu yaşta iken, çıkar, avlara gider.

Geceler günler geçti, nice seneler doldu.

Oğuz da büyüyerek, bir yahşi yiğit oldu!

Bir büyük orman vardı, Oğuz yurdundan içre,

Ne nehir ırmaklar, akardı bu orman içre.

Ne çok av hayvanları, ormanda yaşar idi,

Ne çok av kuşları da, üstünde uçar idi.

Ormanda yaşar idi, çok büyük bir gergedan,

Yer idi yaşatmazdı, ne hayvan ne de insan!

Başardı sürüleri, yer idi hep atları,

Yokluk verir insana, alırdı hayatları!

Vermedi hiçbir zaman, insanoğluna aman!

Oğuz-Kağan derlerdi, çok alp bir kişi vardı,

Avlarım gergedan: diye o yere vardı.

Kargı, kılıç aldı, kalkan ile ok ile,

Dedi: "Gergedan artık, kendisini yok bile!

Ormanda avlanarak bir geyiği avladı,

Bir söğüt dalı alıp, bir ağaca bağladı.

Döndü gitti evine, sabah olmadan önce,

Tam tan ağarıyordu, geyiğine dönünce,

Anladı ki gergedan, geyiği çoktan yuttu,

Geyiğin yerine de, büyük bir ayı tuttu.

Belinden çıkararak, altın bakma kuşağı,

Ayıyı astı yine, o ağaçtan aşağı,

Yine sabah olmuştu, ağarmıştı çoktan tan,

Oğuz baktı ki almış ayısını gergedan.

Artık bu durum onu, can evinden vurmuştu,

Ağaca kendi gidip, tam altında durmuştu!

Gergedan geldiğinde, Oğuz'u görüp durdu,

Oğuz'un kalkanına, gerilip bir baş vurdu!

Kargıyla gergedanın, başına vurdu Oğuz!

Öldürüp gergedanı, kurtardı yurdu Oğuz!

Keserek kılıcıyla, hemen başını aldı,

Döndü gitti evine, iline haber saldı!

Yedi gün geçmişti ki, oğlan başladı işe,

Demir beşiği kırdı, kendini attı dışa.

Yedi dağı dolaştı, yedi geyik avladı,

Boynuzlarını yonttu, birbirine bağladı.

Öyle bir yay yaptı ki, kirişsiz olmaz idi,

Böyle büyük yaya da, her kiriş uymaz idi.

Duydu bir hayvan varmış, çok büyük bir canavar!

"Bari gideyim", dedi, "Belki derisi uyar!"

Oğlan göklere gider, devlerle de savaşır,

Büyük bir dağa çıkar, canavara ulaşır,

Bu ne müthiş hayvandı, bir dağa yaslanmıştı,

Bir dağa da yatmıştı, upuzun uzanmıştı.

Oğlana bakaraktan, sanki göz kırpıyordu,

Uzun boynuzlarıyla, gökleri yırtıyordu!...

Büyük toy yapılırdı, eski Türk âdetince,

Böyle ad seçilirdi, çocuğun kudretince,

Kara-Han atlar kesti, Oğuz ad bulsun diye,

Çağırdı hep Türkleri, yurdu şen olsun diye.

Oğuz-Han birden bire, adım Oğuz'dur dedi,

Beklemedi kimseyi kendi adını verdi,

Ne kadar Türk var ise, hepsi şaşa kaldılar,

Bu Tanrı sözü deyip, buyruğa katıldılar.

Oğuz-Kağan bir yerde, Tanrıya yalvarırken,

Karanlık bastı birden, bir ışık düştü gökten,

Öyle bir ışıktı ki, parlak aydan, güneşten.

Oğuz-Kağan yürüdü, yakınına ışığın,

Gördü, oturduğunu ortasında bir kızın.

Bir ben vardı başında, ateş gibi ışığı,

Çok güzel bir kızdı bu, sanki Kutup yıldızı!.

Öyle güzel bir kız ki, gülse, gök güle durur!

Kız ağlamak istese, gök de ağlaya durur!

Oğuz kızı görünce, gitti aklı beyninden,

Kıza vuruldu birden, sevdi kızı gönülden.

Kızla gerdeğe girdi, aldı dilediğinden!

__________________
Gender_Bay Çevirimiçi durumu