[Kayıt ol]   [Şifremi unuttum!
Kullanıcı adım:   Parolam:  
 
Yazar Mesaj   #23233  22-04-2011 20:03 GMT+2 saat  

moonlight


Admin


Tecrübe Puanı.: 96%
Ruh Hali: Neþeli
Mesaj 4213
Şehir: istanbul
Ülke:
Meslek: gecelerin adamı :))
Yaş: 36
Facebook'ta Paylaş
Ölümlerinin sırrı çözüldü



Hastalık derecesindeki anne sevgisi 4 kardeşe ölüm getirdi

KAHRAMANMARAŞ'ta annelerinin ölümünün ardından bunalıma giren, yaşları 26 ile 31 arasında değişen 4 kardeşin birlikte intihar etmesine, 'Anneye hastalık derecesinde düşkünlük' neden oldu. Sosyal çevreleri olmayıp, avukat babaları ile de bağları kopuk olan, hayatta tek bağları olarak anneleri Neyran Sağocak'ın ölümüyle yıkılan Raden, Beraris, Rulin ve Sajen Sağocak kardeşlerin, 'O ölürse biz de ölürüz' düşüncesiyle hayatlarına son verdikleri belirtildi. Sağocak kardeşlerin, annelerinin ölümünden sonra iki kez toplu intihara kaylkıştıkları, üçüncüsünde bağ evinde odalara kendilerini astıkları ortaya çıktı.

4 kardeşin toplu intiharı dün akşam Kahramanmaraş'ın merkeze bağlı Dereli Köyü Alıçsekisi mevkiindeki bağevinde meydana geldi. İddiaya göre dramatik süreç şöyle gelişti:

Kentin tanınmış simalarından Kahramanmaraş Barosu'na avukatlarında 64 yaşındaki Avukat Necdet Sağocak ile ikinci evliliğini yapan 63 yaşındaki heykeltıraş Neyran Sağocak'ın bu evlilikten 2'si kız 4 çocukları oldu. Daha önceki evliliğinden de 2 çocuğu bulunan Neyran Sağocak ile eşi Necdet Sağocak, tarih, felsefe ve mitolojiye düşkünlükleri nedeniyle çocuklarına Raden, Beraris, Rulin ve Sajen adlarını verdiler. Sosyal çevreden uzak büyüyen ve hayatta tek bağları anneleri olan 4 kardeşten Beraris ile Raden üniversite eğitimi aldı. Diğerleri de üniversiteye hazırlanırken, geçen ocak ayında astıma bağlı nefes darlığı rahatsızlığı nedeniyle fenalaşan anneleri Neyran Sağocak, tedavi için İstanbul'a götürüldü. 5 ayrı hastanede muayene olan Neyran Sağocak, tedavisi için İstanbul'da kaldı, çocukları da İstanbul'a gidip annelerini yalnız bırakmadı. Annelerinin durumunun ağır olmasından etkilenen 31 yaşındaki Raden, 26 yaşındaki Beraris ile kız kardeşleri 30 yaşındaki Rulin ve 27 yaşındaki Sajen Sağocak, iletişimleri zayıf olduğu babalarına "Annemiz ölürse biz de ölürüz" dedi.

Hastalık derecesinde düşkün oldukları annelerinin rahatsızlığının artması üzerine psikolojileri bozulan 4 kardeş, 15 Nisan'da annelerinin ölümüyle yıkıldı. Neyran Sağocak'ın ailesinin İstanbul'da yaşaması nedeniyle cenazesi de Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.

İLK İNTİHAR GİRİŞİMİ İSTANBUL'DA

Hayattaki tek varlıklarını kaybeden 4 kardeş, annelerini toprağa verdikten sonra aynı gün, İstanbul'da kaldıkları otel odasında alkolle birlikte çok sayıda uyku ilacı içti. Yaklaşık 10 saat sonra uyanan 4 kardeş, gittikleri ormanlık alanda da intihar etmek isteyince annelerinin ilk eşinden olan üvey ablaları Berja tarafından ikna edildi. Gelişmelerden haberdar edilen baba Necdet Sağocak, tanıdık bir psikolog ile görüşerek ne yapması gerektiğini sordu. Psikolog tavsiyesi ile sakinleştirici ilaç alıp, çocuklarının içtiği kolalı içeceklere attı. İlaçların etkisiyle sık sık uyuyan çocuklar, birkaç gün sonra bu durumu fark edince babalarının verdiği içecekleri içmemeye başladı. Annelerinin cenaze işlemleri tamamlanıp toprağa verilmesinin ardından 4 kardeş, babaları ile birlikte Kahramanmaraş'a döndü.

Ancak, çocukların "Bu evde annemizin hatırası var burada kalamayız" sözü üzerine aile, girişinde aslan heykeli olan bağ evine yerleşti. Baba Necdet Sağocak, çocuklarının intihar eğilimi nedeniyle evdeki ruhsatlı tabancayı gizleyip, intihar edebilecekleri malzemeleri de ortadan kaldırdı. Baba Sağocak, işte olduğu sırada sık sık bağ evinin bekçisi Hayri Tepebaşılı'dan çocuklarını takip ettirip durumlarını sordu, olay günü de çocuklarından birinin cep telefonuna, "İntihar ederseniz işte o zaman anneniz ölür" diye mesaj attı.

O GÜNÜN SON MEJAJI

Bu mesaja öfkelendiği anlaşılan 4 kardeşin 3'ü cep telefonlarını kırıp, attı. Dün akşam üzeri bağevinde yemek yiyen 4 kardeş, bağ evine birlikte geldikleri Beraris'e ait 34 BER 49 plakalı otomobilin kapılarını açıp yüksek sesle müzik dinlemeye başladı, ardından 4 kardeşten kız olan Sajen evin arka tarafında bulunan kulübede, erkek olan Beraris evin giriş bölümündeki holde, İstanbul Beykoz'da kısa dönem askerliğini yapan ve annesinin ölümü nedeniyle izin alan Raden evin sağ tarafında bulunan küçük kulübede ve kız olan Rulin de evin girişinde iple kendini astı. Bu arada baba Necdet Sağocak, görevli Hayri Tepebaşılı'yı arayarak çocukları kontrol etmesini istedi. Eve gelen Tepebaşılı, girişte ilk cesedi ardından da diğerlerini görünce şoka girdi ve durumu önce jandarmaya, sonra babaya bildirdi. Olay yerine gelen jandarma ve polis ekiplerinin yaptığı incelemenin ardından 4 kardeşin cesetleri Kahramanmaraş Devlet Hastanesi morguna konuldu. Evde yapılan incelemede kardeşlerin evin ön kısmındaki terasta oturdukları, alkolsüz içecek içip çerez yedikleri ve çok miktarda sigara içtikleri dikkat çekti. Terasta ayrıca yere düşen sigara paketleri ile kırık soda şişeleri görüldü. Evin içinin da dağınık olduğu da gözden kaçmadı. Bağ evinin önünde park edilmiş, Beraris'e ait otomobilin içinde de yiyecek içecek artıkları bulunduğu görüldü.

YAN YANA DEFNEDİLDİLER

Yapılan otopsinin ardından 4 kardeşin cenazeleri yakınlarına teslim edildi. Ulucami'de kılınan cenaze namazının ardından Şeyh Adil Mezarlığı'na götürülen cenazeler, yan yana açılan mezarlarda toprağa verildi. Baba Necdet Sağocak'ın katılmadığı cenaze töreninde, asker olan Raden Sağocak'ın cenazesini askerler taşıdı.

BABA: ANNELERİNE ÇOK DÜŞKÜNDÜ

4 çocuğunun ölümüyle şoke olan baba Necdet Sağocak, fenalaşınca dün gece özel bir hastaneye götürüldü. Burada sakinleştirici iğne yapılan baba tekrar evine döndü ve bugün sabah taziyeleri kabul etmeye başladı. Büyük şok yaşayan baba Sağocak, DHA'ya konuşurken, sağlık durumunun iyi olmadığını, uzun konuşamayacağını, yaşamlarına son veren 4 çocuğunun anneleri Neyran'a aşırı bir ilgi ve bağlılıklarının bulunduğunu ve bu nedenle yaşamlarına son verdiklerini tahmin ettiğini söyledi. Eşi Neyran'ın yakınlarını ziyaret için gittiği İstanbul'da rahatsızlanması üzerine tedavi altına alındığını belirten Sağocak, "Eşim orada vefat etti. Kendisi oralı olduğu için İstanbul'da defnettik. Çocukların annelerine karşı aşırı bir ilgi ve bağlılıkları vardı. Vefat edince çok etkilendiler" dedi. Eşinin hastalığından itibaren çocuklarının da yaşamlarına son verebilecekleri şeklinde kendisinde bir intiba oluştuğunu ve bu nedenle kendileri ile daha yakından ilgilendiğini anlatan Sağocak şunları söyledi:

"Eşim 15 Nisan'da vefat etti. Biz de cenazeyi defnettikten sonra otomobil ile Kahramanmaraş'a döndük. Çocuklar beni eve bıraktıktan sonra yeniden İstanbul'da gittiler. Sonradan geri geldiler. Daha sonradan öğrendiğime göre, İstanbul'da iken bir kez konyak içerisine uyku ilacı alarak uyumuşlar ama bir şey olmamış. Daha sonra da bir ormanlık alana giderek orada intihar etmek istemişler. Üvey kız kardeşleri Berja kendilerine engel olmuş. Bunun üzerine de Kahramanmaraş'ta intihar etmeye karar vermişler. Buraya geldiklerinde evde anneleri ile anıları olduklarını ve bu nedenle de olayın meydana geldiği bağ evinde kalmayı düşündüklerini söylediler. Ben de intihar fikrinden vazgeçerler iyi olur düşüncesi ile buna olumlu baktım. Orada bir çalışanımız da vardı. Ben de günlük olarak gidip geliyordum. İntihar fikrinde kararlı hale gelirler düşüncesi ile üstlerine fazla gitmedim ve bu işe polis filan karıştırmak istemedim. Hayli iyilerdi ve düzelmeye başlamışlardı. Kardeşlerin üzerinde Beraris'in büyük etkisi vardı. Cep telefonlarını kırdıkları için sadece bir telefonları vardı. Onlara, 'Eğer intihar ederek yaşamınıza son verirseniz anneniz asıl o zaman ölür' şeklinde mesaj atmıştım. Ama intihar ederek yaşamlarına son vermeleri beni hayli yıktı. Çocuklarımın intihar etmesinde Beraris'in etkisi olduğunu düşünüyorum. Çünkü onun hepsi üzerinde ikna edici gücü vardı. Tek pişmanlığım olaya polisi karıştırmamam. Polis olayın içine girerse intihar kararlarını pekiştirir diye düşündüm. Elimizden geleni yaptık. Ama bu uzun süreli bir şey. Benimle iletişimleri zayıftı. Hep annelerine yöneldiler, ben kendime çekmeye çalıştımsa da bunu hiç başaramadım. Benimle zaman zaman sadece Beraris ve Saje konuşurdu."

KOMŞULARI: KİMSEYLE GÖRÜŞMEZLERDİ

Bu arada komşuları kentte ünlü bir avukat Necdet Sağocak'ın ateist olduğunu, felsefe ve psikolojiye meraklı olduğunu, ailenin sorunları bulunduğunu öne sürdü. Sağocak ailesinin kapı komşusu olan ve adını vermek istemeyen bir kadın, çocukların dünya ile ilişkisinin olmadığını söyledi. Ölen Neyran Sağocak'ın sadece kendisi ile görüştüğünü belirten komşu kadın, "Neyran hanım tam bir İstanbul hanımefendisiydi. Çocukları ona karşı aşırı bağlı ve saygılıydı. Hiç bir zaman annelerine 'Sen' diye hitap etmemiştir. 'Siz' diye hitap ederlerdi. Çocukların dünyada iletişim kurduğu tek insan anneleriydi. Şunu söyleyebilirim onların hayata tek bağları anneleriydi. Annelerini kaybetmek onlara zor geldi. Çünkü hayattaki tek bağlarını kaybettiler. Bu olayda başka bir sosyal, ideoloji veya tarikat gibi bir bağ yok ve aranmamalı. Tek neden çocukların annelerine hastalık derecesinde düşkünlükleridir. Babaları da sosyal bir insan olmadığı için çocuklar onla da iletişim kurmazlardı. Çocukları hemen hemen hiç görmezdik" dedi.

Avukat Necdet Sağocak'ın birlikte çalıştığı meslektaşı Emine Ağaoğlu da çocukların annelerine çok düşkün olduğunu belirterek, "Bunlar eğitimli çocuklar, ailelerine ve özellikle annelerine çok düşkündüler. Anneleri öldükten sonra da psikolojileri bozuldu. Biri bir karar verdiği zaman diğeri buna uyar. Çok üzgünüz, intiharlarda başka bir neden aramaya gerek yok. Çocukların annelerine aşırı düşkünlüğünden başka bir sorun yok" diye konuştu.

Annenin ikinci evliliği

İSTANBUL'da büyüyen ancak Osmaniye'nin Bahçe İlçesi nüfusuna kayıtlı olan anne Neyran Sağocak, İstanbul Kız Lisesi Resim Bölümü mezunu. İlk evliliğini 1971'de Kahramanmaraş'ın Türkoğlu ilçesi nüfusuna kayıtlı Hüseyin Derin ile yaptı. 1974'e kadar devam eden bu evlilikten çiftin 9 Ağustos 1971'de Seylan adını verdikleri bir kız çocuğu oldu. 3 Ağustos 1973'te dünyaya gelen diğer kızına da Berja adını veren Neyran Sağocak, 1974'te boşandı, 1978'de Necdet Sağocak ile evlendi. Adı 'akan nehir' anlamına gelen Neyran Sağocak, görsel sanatlar ve resim üzerine eğitim almış. Heykeltıraşlığını hobi olarak yapıyor. Ailesi İstanbul'da Müftüoğulları olarak biliniyor ve annesi Fatma Mevhibe Fettahoğlu da saygın bir kişilik olarak tanınıyordu. Fatma Mevhibe Fettahoğlu ise 1981 yılında öldü. Neyran Sağocak'ın ilk eşinden olan kızların da evli olduğu ve şu anda Kahramanmaraş'ta Necdet Sağocak'ın yanında bulunduğu öğrenildi.

Adlarının anlamı ne?

ÖZELLİKLE ticari ve Sulh hukuk davalarına bakan ve yüksek ücret alan ve dini inancı zayıf olduğu ileri sürülen Necdet Sağocak, çocuklarına adlarını eski öz Türkçe'den yararlanarak verdiklerini söyledi. Çocuklarının nüfus kayıtlarını yaptırırken, adları konusunda memur ile uzun süre tartıştığını belirten Sağocak, "Siz kaydedin isimler Türkçe değil ise Cumhuriyet Savcısı dava açsın" diyerek işlem yaptırdığını anlattı. Sağocak, çocukların adlarının özel anlamlar taşıdığını belirterek, anlamları ve eğitim durumları hakkında şu bilgileri verdi:

Beraris Sağocam: Temiz kalp anlamını taşıyor. Kıbrıs Yakın Doğu Üniversitesi'nde bilgisayar ve elektronik eğitimi gördü. Çok iyi bilgisayar kullanıyor.

Raden Sağocak : Eski Mısır'da Adalet Tanrısı'nın adı. İktisat eğitimi aldı. İstanbul Beykoz'da askerlik görevini yapıyordu ve terhis olmasına iki ayı kalmıştı.

Rulin Sağocak : Değişim anlamını taşıyor. Resim eğitimi için son YGS'ye girdi.

Sajen Sağocak: Sa'sı Sağocak soyadından geliyor. Jen ise 'gen' anlamında olduğu için Sağocak ailesinin neslini devam ettirecek anlamında. Bolu Üniversitesi Kaynaşlı Meslek Yüksek Okulu'nda bina tasarımı bölümü öğrencisi.


4 kız kardeş toplu intihar etmişti

KAHRAMANMARAŞ'ta daha önce de buna benzer bir toplu intihar olayı yaşanmıştı. 3 Ekim 2009'da Binevler Semti'nde oturan 16 yaşlarındaki ikizler Ayşe ve Asiye ile ablası 23 yaşındaki Hamide ve 12 yaşındaki Emine Karaağaç, Kayseri Yolu üzerindeki Kılavuzlu Baraj Gölü'nde intihar etmişti. Sır perdesi aralanamayan olayda, görgü tanığının bulunmaması ve geride herhangi bir not bırakılmaması 4 kardeşin intihar ettiği görüşünü güçlendirmişti. Cesetlerin yanında çantaları bulunan, hepsi de siyah kıyafetli olan 4 kardeşten birini suya düştüğü diğerlerinin de onu kurtarmak için suya girmeleri nedeniyle boğulmuş olabileceği de savunulmuştu.

Önce eşi Neyran Sağocak’ı ardından da 4 çocuğunu kaybetti 67 yaşındaki Avukat Necdet Sağocak.

Hürriyet gazetesinden Gülden Aydın’a konuşan Sağocak, 1978 Kahramanmaraş Katliamı’nda, öldürülen Aleviler’in yaşadığı Yörük Selim Mahallesi’nde doğmuş.

Ancak, “Alevi misiniz?” sorusuna, “Öyle güçlü kültürden, aileden geliyorum ki ne mezhebin ne dinin önemi var” cevabını veriyor.

Son yaşadıklarıyla ilgili olarak Sağocak’ın yorumu ise, “Hiç ağlamadım, hiç ilaç almadım. Psikoloğa gittim, sorular sordum, cevap veremedi. Üç gün sonra gidip cevaplarını alacağım.”

Çocuklarının, annelerine neden ölümüne bağlı olduğunu, “Neyran’ım mükemmel, olağanüstü bir insandı. Onu çok seviyorduk. 5 hastane dolaştık ama kaybettik” cümlesiyle yanıtlamış Sağocak.

Eşinin İstanbul’a defnedilmesiyle ilgili bir uzaklık sıkıntısı da yaşamadıklarını ifade ederek, “10 günde 4 kez gittik çocuklarla zaten” demiş. Kayınvalidesi Mevhibe Fettahoğlu’nun aydın, ilerici ve Cumhuriyet’in ilk kadın öğretmenlerinden olduğunu belirterek:

“Yakın zamanda onu kaybettik. Karacaahmet Mezarlığı’nda tek yer kalmıştı yanında. Neyran’ımızı gömdük.”

Bütün bunlara karşı eşinin yaptığı heykellerini kırdığını anlatmış Sağocak. (HÜRRİYET)

KAHRAMANMARAŞ'TA İNTİHAR EDEN 4 KARDEŞİ TANIYANLAR ANLATIYOR

Yusuf Kılıç'ın haberi

Kahramanmaraş’ta anneleri Neyran Sağocak’ın ölümünün ardından kendilerini asan 4 kardeşin ölümlerinin ardındaki sır bir türlü aydınlatılamıyor. Okuldan bir arkadaşı, Raden’in okula her gün taksiyle gelip gidecek kadar asosyal olduğunu anlattı.

Tarikat bağlantılı olanlar hariç, dünyada eşine rastlanmayan toplu intihar, Sağocak Ailesi’nin yaşadığı sokaktaki komşularını da şoke ederken, Beraris, Sajen, Raden ve Rulin kardeşlerin topluca canlarına kıymasındaki sır perdesi aralanamadı.

KOMŞULAR: EVİN REİSİ ANNEYDİ

Komşuları, mahalle bakkalı, muhtar ve okul arkadaşları, Sağocak Ailesi’nin “Kendilerini toplumdan tecrit eden bir yaşam sürdürmeleri” konusunda ağız birliği yaparken, “Evin tek reisi vardı o da anne idi. Çocukların isimlerinden, okullarına kadar annelerinin karar verdiğini duyardık. İntihar sonrası bunların doğruluğunu anladık” diyor. Adının yazılmasını istemeyen bir komşu ise “Bunca yıldır evlerine girip çıkan yabancı bir kişi görmedik. Annelerine hastalık derecesinde bağlı olduklarını biliyorduk. Kendi hallerinde sessiz insanlardı” dedi.

‘EVLERİNE BİR TEK YABANCI GİRMEZDİ’

Sağocak Ailesi’ni tanıyan bir başka komşu ise “Avukat baba Necdet Sağocak sabah evden çıkar akşam dönerdi. Evde bir etkisi olduğuna tanık olmadık. Eşi ve çocukları gibi o da kendi halinde ve çevresiyle ilişkisi olmayan bir insandı. Sosyal yaşamdan o kadar uzaktı ki, bazen spor yapardı ama onu da evinin bahçesinde yapardı. Necdet Bey bahçesinde spor yapmayı yeğlerdi, hiç dışarı çıkmazdı” dedi. Eşi Neyran Sağocak’ın ölümünden sonra çocuklarının intihar eğiliminde olduklarını fark edip bağ evine gönderdiği Hayri Tepebaşlı, Neyran Sağocak’ın ilk evliliğinden olan 2 kızı ve avukat baba Necdet Sağocak, olaydan sonraki suskunluklarını korudu.

Muhtar: Selam bile vermezdi

Mahallede 1992 yılından bu yana bakkallık yapan ve iki yıldır da muhtarlık görevini üstlenen Ahmet Fıstık, “Bunca yıldır benden alışveriş yaparlardı, ancak bir kez bile selamlaşmazdık. İhtiyacı olanları alır, parasını verir ve giderlerdi. Kesinlikle sipariş vermezler, ihtiyaçlarını kendileri gelip alırdı” diye konuştu. Abdülhamithan Mahallesi Muhtarı Ahmet Fıstık, Sağocak Ailesi’yle ilgili yaşadığı bir anıyı ise şöyle anlattı: “Bir keresinde Raden’in okulundan istenilen ikametgâh belgesi için gelmişlerdi. Belgeyi alıp gittiler ve tek kelime etmediler. Bildiğim tek şey ise çocukların üzerinde olağanüstü bir anne baskısı vardı. Buna sevgi mi denir yoksa başka bir şey mi bilmiyorum.”

Arkadaşı: Okula taksiyle gider gelirdi

Raden Sağocak’ın okul arkadaşı Ersoy Sevinç ise şunları söyledi: “Raden ile lise yıllarında arkadaştık. Son derece içine kapanıktı. Onunla ilgili hatırladığım tek net olay, okula her gün taksi ile gelmesi ve dönüşte de aynı taksiyle eve dönmesidir. Sınıfta kimseyle konuşmaz, kimseyle şakalaşmazdı.”

Bu mesaj moonlight tarafından düzenlendi (24-04-2011 18:09 GMT+2 saat, ago)
__________________
Gender_Bay Çevirimiçi durumu   

Yazar Mesaj   #26285  20-11-2019 15:09 GMT+2 saat  

alican





Tecrübe Puanı.: 0%
Ruh Hali: Belirtilmedi.
Mesaj
Şehir:
Ülke:
Meslek:
Yaş:
Facebook'ta Paylaş
Dabbe serisi başarılı bir seriydi.

__________________
Çevirimiçi durumu